Ben kavgaya gelmiyorum

Ağbaba, seçim çalışmaları kapsamında Malatya Ticaret Borsası (MTB) Başkanı Ramazan Özcan’ı ziyaret etti. Ağbaba, ziyarette yaptığı konuşmada, “Ben kavgaya gelmiyorum. Bu şehri arkadaşlarımızla birlikte yönetmeye geliyorum. Ben bu şehri, kendi siyasi ilişkilerimle, siyasi tanınırlığımla bir Türkiye markası yapacağıma inanıyorum” dedi. 

ÖZCAN:“VELİ AĞBABA DEPREMDE YOĞUN BİR MÜCADELE VERDİ”
MTB Başkanı Özcan, ziyarette yaptığı konuşmada, 6 Şubat depreminin Malatya’da büyük bir travma yarattığını ve Hatay’dan sonra ciddi şekilde etkilenen ikinci il olduğunu söyledi. 

Ağbaba’nın Malatya’nın hakkını ve hukukunu aramak amacıyla yoğun bir gayret gösterdiğini dile getiren Özcan, “Tabii depremde bunu biraz daha yoğunlaştırdınız. Özellikle depremin ilk anından itibaren de Malatyalılar bunu gördü. Kamuoyu da bunu takdir ediyor çünkü bu tür doğal afetlerde parti gözetmeksizin, hiçbir ideolojik saplantının içerisine girmeden Malatya’yı bu sıkıntıdan ve zorluktan bir an önce çıkarıp, kurtarmak için yoğun bir mücadele vardı. Biz size burada da teşekkür ediyoruz” dedi. 

Özcan, 31 Mart’ta yapılacak olan Mahalli İdareler Seçimlerinden hayırlı bir sonuç çıkması temennisinde bulunarak, şunları söyledi:
“Depremin üzerinden bir yıldan fazla bir süre geçti. Artık şehri yeniden kendi küllerinden var etmek için de bir yerel seçime gidiyoruz. Malatya Ticaret Borsası, yerel aktörlerinin en önemli paydaşıdır. Biz zaten uzun zamandır da sizlerle Malatya’nın sorunlarını problemlerini her fırsatta konuşuyoruz sizlere aktarıyoruz bazen mecliste gündeme getirmenizi aslında düşündüğümüz veya tespit ettiğimiz sorunları da sizlere aktarıyoruz. Tabii Malatya depremden 1 yıl bir ay geçmesine rağmen aslında hala travmayı yoğun bir şekilde yaşıyor. Gerek rezerv alanlarda konut ihtiyaçlarının karşılanması gerekse yerinde dönüşüm de maalesef çok geride kaldık. Gaziantep depremde en az hasar gören illerden biri olmasına rağmen 11 bin konut bitti. Malatya yapı stoklarının 130 binin üzerinde kaybına rağmen daha 5 binleri konuşuyoruz ki bu 5 binlerin hala konut rezervi yapılmasına rağmen sosyal donatılar, alt yapılar bunlarla ilgili de hala eksiklikler olduğu ifade ediliyor. Çarşı dediğimiz insanların günlük ihtiyaçlarını ve sürdürülebilir hayatın bütün faktörlerini temin ettiği alanlar yıkıldı. Umut ediyoruz ki; 31 Mart yerel seçimlerinden çıkacak sonuçla Malatya’ya büyükşehir belediye başkanı olan ve ilçelerde de belediye başkanı olacak olan arkadaşlar bunun farkında olsunlar.”

“TECRÜBEMLE GÖREVE TALİBİM”
CHP Malatya Büyükşehir Belediye Başkan adayı Veli Ağbaba ise Malatya Ticaret Borsası, Mimarlar ve Mühendisler odaları gibi kentin önemli dinamiklerinin olduğuna dikkat çekerek, göreve geldiklerinde kenti bu dinamiklerle birlikte yöneteceklerini söyledi. 

Malatya Ticaret Borsası (MTB) Başkanı Ramazan Özcan’ın tecrübeli bir isim olduğuna dikkat çeken Ağbaba, “Böyle bir yerde olması da aslında şehir için avantaj onu da söylemek istiyorum” dedi. 

“Benim köklerim Malatya’da” diyen Ağbaba, konuşmasında şunları söyledi:
“Bazen siyasetle ilgili bazen kamuoyunda ön yargı olur, onları da kırmaya çalışıyorum. Sonuçta bu şehirde diğer siyasiler gibi yaşayan hatta diğer siyasilerden daha fazla yaşayan bu kentte emeği olan evi olan barkı olan işi gücü olan biriyim. Evim, işim, mezarlığımız, her şeyimiz Malatya’da. Dolayısıyla ben, kentin bu sosyolojik yapısıyla da iyi ilişkiler kurabileceğimi biliyorum. 12 yıl milletvekilliği yaptım. Bu süreç içerisinde bir tecrübede oluştu. Partimin önemli organlarında görev yaptım. İki yıl yerel yönetimlerden sorumlu genel başkan yardımcılığı görevinde bulundum. Büyükşehirlerde, belediyelerle onlarla beraber projeler yaptık. Bir yerel yönetim deneyimim var. Son dönemi plan bütçe komisyonunda partinin görevlisi olarak geçirdim, müthiş bir deneyim. Meclisi öğreniyorsunuz, bürokratik süreçler nasıl öğreniyorsunuz ve süreçte de Malatya’nın lehine işler yaptım.”

“MALATYA’NIN DEPREMDE YAŞADIĞI YIKIMI BEN ANLATTIM”
Malatya’nın Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’ta meydana gelen depremlerde büyük yıkım yaşadığını dile getiren Ağbaba, “Bu süreçte Malatya’nın yaşamış olduğu en büyük sorunlarından birisi diğer illerden farklı olarak sesinin duyulmamasıydı. Malatya sesini duyuramamanın sıkıntısını yaşadı. Sanki Malatya’da deprem yokmuş gibi kamuoyunda öyle bir izlenim oldu. Şehir merkezi en büyük yıkıma uğrayan Malatya’ydı. Malatya’nın şehir merkezi yok. Malatya’nın çarşısı dediğimiz şehir merkezi içinde önemli ticaret merkezi de yok oldu. Emeksiz ve Niyazi Mısri gitti. Niyazi Mısri’yi düşünün ticari merkezlerden birisi burası. Kuyumcular Çarşısı, Akpınar ve Fuzuli gitti. Bu şehri ayakta tutan; şehrin en önemli dinamiği, herkesin yaşamını geçirdiği bölgeler yok oldu. Tevfik Temelli, Yeni Yol, Çırmıhtı yok oldu. Gündüzbey, Doğanşehir büyük yıkım yaşadı ama Malatya’nın sesi duyulmadı. Burada büyük bir yıkım olmasına rağmen ,depremin hemen arkasından telefonlar beklediğimden az gelmeye başladı. Yardım da gelmeyince, her yeri aradım “Niye yardım göndermiyorsunuz?” dedim. Arıyorum; Şu lazım, bu lazım… Battaniye, çadır, konteyner lazım. Milleti yıldırdım. “Sen ne istiyorsun?” dediler… “Hatay’a, Adıyaman’a gidiyoruz” dediler. Malatya’dan kimsenin haberi yoktu. Anladım ki Malatya’da yıkımın az olduğunu sanıyorlar. Elime aldım kamerayı bütün şehri gezdim canlı yayın yaptım ve Türkiye ile paylaştım. Bakana, bürokratlara, belediye başkanlarına attım. Televizyon kanallarını Malatya’ya getirdim. En çok izlenen programlara çıkıp Malatya’da yaşanan yıkımı anlattım. Malatya’da yaşanan yıkımı Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) taşıdım. Şehrin sesi olmaya çalıştım ben. Bunu da yaparken depremin ilk gününden itibaren asla bir insan ayrımı yapmadım asla yani bu partilidir bu bizim bölgemizdir asla Yeşiltepe’ye 4-5 tane mutfak kurduk. Elazığ’da bir pastaneden kurabiye, farklı yerlerden ekmek ve su getirttik” ifadelerini kullandı. 

Depremin ilk günlerinde Ankara Büyükşehir Belediyesi’nden 150 bin ekmek getirttiklerini anlatan Ağbaba, “100 bin ekmeği dağıtması için Malatya Büyükşehir Belediyesi’ne verdik. Çadır buldum getirdim. Belediyelerden ne aldıysak Malatya’ya getirdik. Malatya için elimizden ne geliyorsa yaptık” dedi. 

“MALATYALILAR ÇAĞIRDI BEN DE GÖREVE TALİP OLDUM”
31 Mart’taki yerel seçimler öncesi Malatya’da yapılan anketlerde isminin çıktığını kaydeden Ağbaba, “Bir anket daha yapıldı ve açık ara ismim çıkınca göreve talip oldum. Aslında bu partinin görevinden çok Malatyalıların vermiş olduğu bir görev, Malatyalıların bir çağrısı. Malatyalılar diyor ki; “Veli Ağbaba rozetini çıkar, gel karşımıza bu şehre emek ver, şehri yönet.” Malatyalılar çağırdığı için geldim. Ben CHP’nin değil Malatya ittifakının adayıyım.  Bütün siyasi kimliğimi bir kenara bıraktım, rozetimi çıkardım ve öyle çalışmalarımı sürdürüyorum. Malatya’nın Büyükşehir Belediye Başkanı gibi herkesi kucaklayan bir anlayışla göreve talibiz. Yönetime geldiğimizde de bunu herkes görüp, hissedecek. Ben Büyükşehir Belediyesini eşimle dostumla yönetmeyeceğim. Beni göreve çağıranlarla birlikte yöneteceğim. AK Partililer, Milliyetçi Hareket Partililer, İYİ Partililer ve Cumhuriyet Halk Partililer onlarla beraber bu şehri yöneteceğim” diye konuştu. 

“MESELE MALATYA İSE SESİMİ ÇIKARIRIM”
Ağbaba, şehirle ilgili bir belirsizliğin olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi:
“Şehirle ilgili büyük bir belirsizlik var. Veli Ağbaba seçilirse bu konutlar nasıl olacak? “İktidar partisi Veli Ağbaba’ya destek olur mu?” diye kafalarda soru işareti var. Bende diyorum ki bir yıldan fazla bir süre geçti. Diyelim seçimi AK Parti adayı kazandı. Bakanlar belli AK Parti’de. Rezerv alanları ile ilgili esnaf neden rahatsız? Esnaf dükkânın yapılmasından rahatsız değil, belirsizlikten rahatsız. “Ne olacak benim yerim?” diye soruyor. Bütün yaşamı o. Dedesinden, babasından biriktirmiş bir dükkân almış. “Ne olacak köşede mi, aynı yerinde mi olacak?” diyor. Burada AK Parti’den belediye başkanı seçilirse ve bakan bir yanlış yaparsa, AK Parti’nin belediye başkanı ses çıkarabilir mi, bir şey diye bilir mi? Ama ben sesimi çıkarırım.  Kimle Ticaret Borsası, Ticaret ve Sanayi Odası, Esnaf Odası ve Kuyumcular Odası ile birlikte yaparım. Bu benim babamın işi değil Malatya’nın meselesi sesimi de çıkarırım da bağırırım da! Bu şehirde bütün belediyeler CHP’de olsaydı milletvekillerinin de tamamı muhalefette olsaydı şehir bundan daha kötü olur muydu? Olmazdı.”

“AFET YÖNETİMİ DAİRESİNİ KURACAĞIZ”
Malatya için birçok projelerinin olduğunu dile getiren Ağbaba, “Depremle ilgili projelerimiz var. Deprem yaşamış illerden destek alıyoruz. Kocaeli ve Sakarya’ya bakıyoruz şehir nasıl ayağa kalkar? Deprem sonrası 2 veya 3 yıl şehrin büyüdüğünü nüfusun tekrar döndüğünü söylüyorlar. Malatya’da bir araştırma yapılmış millet şehri terk etmek istiyor. Memleketi TOKİ alanlarına çevirmemek lazım. Burada iki türlü zararı var. Bir hem Haçova’ya hem de Çamurlu’ya TOKİ yapılıyor. Çamurlu’da altyapı, okul, sosyal donatı, kanalizasyon ve su yok. Şimdi oraya bir masraf edeceksin devlet için de bu bir yük. Yerinde dönüşüm yerlerinde sosyal donatı alanlarının bir kısmı duruyor. Yol, kanalizasyon ve su duruyor. Buralara yapmak gerekiyor. Şehrin sosyolojik ve kültürel yapısını bozmamak lazım. Bir memleketi TOKİ’ye çevirirsen ekonomik şehir geriler. Şehir merkezini eski kültürü ve yapısı ile korumak lazım. Bunları yapacağız. “Bunları nasıl yapacaksınız?” diyorlar. Belediyenin iki tane şirketi var. Esenlik ve MESTON bunların garantörlüğünden yerinde dönüşümü başlatacağız. Yerinde dönüşümle ilgili çok büyük sıkıntılar var. Kimse nasıl olacağını bilmiyor. Parayı nasıl alacağını bilmiyor. Bunları çözeceğiz. Ciddi bir Afet Yönetimi Dairesi kurarak aktif hale getireceğiz” ifadelerini kullandı. 

“DAR GELİRLİLER İÇİN SOSYAL KONUT ÜRETECEĞİZ”
Ağbaba, şehrin çeşitli bölgelerine sosyal konutlar yapacaklarını kaydederek, “Belediye ihtiyacı olan, dar gelirliler için sosyal konut üretecek. Uzun vade ile deprem bölgesine çok kredi veriliyor. Yeter ki proje yap. Parayı doğru kullanacağını anlat; Avrupa Yatırım Bankasına ve Dünya Bankasına burada da ciddi kredi alınıyor” dedi. 

“Bu şehrin çeşitli zorlukları var” diyen Ağbaba, “Ben bu şehri bir grubun eline teslim etmem, mevcut siyasete müdahale eden, belediye başkanlarını belli eden gruplara Malatya Büyükşehir Belediyesi’ni yönettirmem. Bunu açıkça söylüyorum; şehrin her şeyine karışan gruplar var, hiç gözükmüyorlar ama bütün şehri onlar yönetiyor. Buna da müsaade etmem. Ben kavgaya gelmiyorum. Bu şehri arkadaşlarımızla birlikte yönetmeye geliyorum. Ben bu şehri, kendi siyasi ilişkilerimle, siyasi tanınırlığımla bir Türkiye markası yapacağıma inanıyorum” sözleriyle konuşmasını tamamladı.