Oruç bağışıklığı güçlendiriyor

Malatya Turgut Özal Üniversitesi (MTÜ) Rektörü Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut, Ramazan ayında oruç tutmanın bağışıklık (immün) sistemini güçlendirdiğine belirterek, itfar ve sahur sofralarında bol miktarda kayısı tüketilmesi için çağrıda bulundu.

Malatya Turgut Özal Üniversitesi (MTÜ) Rektörü Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut, Ramazan ayında oruç tutmanın bağışıklık (immün) sistemini güçlendirdiğine belirterek, itfar ve sahur sofralarında bol miktarda kayısı tüketilmesi için çağrıda bulundu.

Rektör Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut, Korona virüs ile mücadele ve önlemlerin gölgesinde girilen Ramazan ayında tutulan orucun bağışıklık sistemini zayıflatmadığını ve aksine güçlendirdiğini kaydetti.

Karabulut, "Ramazan ayında oruç tutmak immün sistemi güçlendiriyor. Güçlü bir bağışıklık için sağlıklı beslenme gereklidir. Bağışıklık sistemini güçten düşüren aç kalmak değil, sağlıksız beslenmektir" dedi.

Pide almak isteyenlere virüs uyarısı

Ramazan ayı ile birlikte sahur ve iftar vakti için pide almak isteyenlere korona virüs uyarısında bulunan Prof. Dr. Karabulut, "Ramazan ayında en çok tüketilen gıda ürünlerinden olan pide oluyor. Bu da fırınların önünde kalabalıkların oluşmasına ve korona virüsün hızlı yayılması için fırsat olabilir. Ben evde bir anne olarak, tam buğday unu varsa onunla, yoksa hangi un varsa rahatlıkla ekmek yapabiliriz. Hatta evde yapılan ekmeğin içerisine antioksidan aktiviteyi arttıracak bir takım evde ne varsa, keten tohumu gibi, ben özellikle üniversitemizin de ürünü olan kayısı çekirdeği tozu koyuyorum” dedi.

İftar ve sahurları kayısı ile donatın

MTÜ Rektörü Prof. Dr. Karabulut, kırmızı renkli meyveler ile altın renkli meyvelerin özellikle tüketilmesini önerdi. Karabulut, acı kırmızı biberin licopen açısından ve yeşil biber C vitamini açısından zengin sebze olduğunu hatırlatarak, bol miktarda tüketilmesi gerektiğini kaydetti.

Malatya kayısının ve kayısı çekirdeğinin virüslü günlerde bol miktarda tüketilmesi önerisinde bulunan Aysun Bay Karabulut, “13. Yüzyılda salgın çıktığında bir çorba yapmışlar içerisinde böğürtlen, zambak, kayısı çekirdeği, mantar konulmuş. Bu meyvelerden çorba yapılarak 13. Yüzyılda salgın sürecinde ve sonrasında kullanılmış. Reyhan da özellikle kullanılmalı. Reyhan Ballıbabagiller ailesinden olup anti enflamatuar etkisi var, içine tarçın ve karanfil konularak şekerli limonla şerbet veya çay olarak tüketilmeli. Zencefil, karanfil, erik, tarçın, zerdeçal gibi pekmezinde içerisine konabileceği, yani şekerden uzak olunabileceği ürünler tercih edilmeli. Bu sürecin ardından evde çıktığımızda kilolu çıkmamak için. Sağlıklı bir şekilde yürüyebilmek için beslenmemize dikkat etmeliyiz. C vitamini olarak Limon ve yeşilbiber, kivi, brokoli, haşlanmış karnabahar. Şalgam ve kırmızı lahana bu dönem tüketilebilir. Şuanda çilek var, yoğurda katılarak tüketilebilir. Şeker ihtiyacı için kayısı, üzüm, çilek karışımı yapılarak tüketilebilir. İftardan sonra şeker ihtiyacı yerine yoğurdun içine katılacak kuru meyvelerle ve tahıllarla zenginleştirilerek tüketimi yapılabilir. Ulaşma imkanı varsa balık tüketimi de çok önemli. Evde ne varsa sağlıklı bir şekilde kullanalım” diye konuştu.

Ramazan ayında stres ve uykusuzluktan kaçınılmasını gerektiğini de anlatan Prof. Dr. Karabulut, önerilerini şöyle sıraladı:

"Kesinlikle stresi bertaraf edecek uğraşı bulmalıyız, pozitif düşünüp antioksidanları tüketmeliyiz. Düzenli uyku almayı ihmal etmemeliyiz. Bu dönem evde bulunmamız nedeniyle mutfağa sık gitmemeliyiz. Ramazan ayında bol bol meyve sebze tüketmeli ve proteinden zengin beslenmeli. Çok zor bir süreçten geçiyoruz. Evde orta derece de egzersiz yapılmalı. Yaşlılarımızı kesinlikle ihmal etmemeliyiz. Evlerde de sosyal aktiviteler gerçekleştirebilir. Kadınlar el işi yapabilir, kitap saatleri ile bol bol kitap okunabilir. Strese girmeden elimizdeki imkanları mutlu olma faktörleri olarak görmeliyiz. Şükretmek için birçok faktörün olduğunu görebilmeliyiz. Mümkün oldukça evde iş ve uğraş terapisi uygulamalıyız. Çocukların internet kullanımı mutlaka kontrollü olmalı Sigarada onlarca kimyasal var. Hem Ramazan ayı, hem de korona sürecini fırsat bilerek sigaradan uzak durulmalı. Ramazan ayının sağlığa olan katkısını da düşünerek moral ve manevi değerlerimizi bu süreç de daha fazla yüksek tutmalıyız.”

Bakmadan Geçme