Son yazımda biraz kafa dinleyeyim demiştim.
Büyükşehir Belediyesi ile Yeşilyurt Belediyesi’nin “1.Billboard Savaşı” nı Malatya kamuoyuna ilk duyuran bir gazeteci olarak 2.Bilboard Savaşı’nı görünce aslında kafa dinlemek için ara verdiğim yazılarıma başlama niyetim yoktu!
Fakat Büyükşehir Belediyesi’nde “her şeyin danışmanı” Avukat Fatih Kerimoğlu’nun VUSLAT TV’de kıdemli gazeteciler Rıfat Gökçe ile Bülent Yalvaç’a “ayar verme” girişimine “sessiz” kalınmasına sessiz duramadım.
“Sessizlikten” kastım Danışmanın telefon bağlantısından sonra kıdemli gazetecilerin ”kıdemli” gibi davranmaması aslında…
Kusura bakmasınlar ama “her şeyin danışmanı” gibi adamlar yüzünden Başkan Gürkan bu halde maalesef!
Doğru veya yanlış, hukuki veya hukuksuz bir şekilde AK Partili bir belediye, diğer AK Partili bir belediyenin ilan panolarını söküyor.
Üstüne üstlük Belediye Başkanı’nın Bakan Bey’e teşekkür eden afiş panosu yere yatırılıyor, işçiler üzerinde geziyor ve bu görüntü basında çıkınca ilan panolarının da danışmanı bir yerel televizyona bağlanıp “Buradan kimse malzeme çıkarmasın” diyor!
Ekmeği çamura atmışsın, ekmeğin üzerindeki susamlara çamur bulaştı mı, diye yumuşak yumuşak konuşan gazetecilere “ayar çekmeye” kalkışmanın anlamı açıktır!
“Buradan malzeme çıkarmayın” diyen arkadaşa “e be mübarek adam basın mı o Bakanlı ilan panolarını söktü” denmez mi?
Her programda yan yana duran iki belediye başkanı Elazığspor’un düştüğü hali mi konuşuyor, biri Ovacık diğeri Silopi Belediyesi mi, diye cevap verilmez mi?
Panoları sökülen hatta “itibarsızlaştırmaya” çalışılan Yeşilyurt Belediyesi sessiz, panoları söken taraf daha öfkeli ve halen konuşuyor, denmez mi?
Bari susun kardeşim!
“Ufak bir kanunsuzluğu çözdük” denildikten sonra Malatya ile dalga mı geçiyorsunuz kardeşim, denmez mi?
Şeyh uçmaz mürit uçurur misali Başkan Gürkan’ın etrafındaki çoğu insan Selahattin Gürkan’ı farklı konumlandırıyor.
Kerimoğlu diyor ki biz Genel Sekreter düzeyinde resmi yazı yazdık ama onlar Şube Müdürü düzeyinde cevap vererek protokol kurallarını çiğnemiştir!
Vay babam vay!
Şu krize baksana…
44 yılın krizi!
Çok büyük genel sekreter yazı yazıyor cevabı ise çok çok küçük şube müdürü cevaplıyor!
Yeşilyurt Belediyesi bence büyük hadsizlik yapmış!
Bence Yeşilyurt Belediyesi, komşu illerden bir Büyükşehir Belediyesi’nden ricada bulunup büyük büyük genel sekreterin yazısına cevaplaması için mesela Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri’ne o yazıyı cevaplaması için ricada bulunması lazımdı.
Avukat Kerimoğlu kıdemli gazetecilere diyor ki “Bunu bir belediye çatışması olarak göstermek doğru değildir. Bunun şehre bir faydası yoktur. Buradaki olayı bir bütüncül olarak ele alınmasını sizlerden istirham ediyorum. Kesinlikle buradan kimse malzeme çıkarmaya çalışmasın. AK Parti belediyeleri arasında böylesine çatışmalar olmaz, olamaz” diyor!
Hukuktan biraz anladığımı söylerler ama hiç anlamam!
Profesyonel bir iletişimci olarak okuduğumu iyi anlarım.
A Belediyesi B Belediyesi’nin ilan panolarını “icra memurları” yani A Belediyesi’nin Zabıta ekipleri vasıtasıyla el koymasını Malatya’nın menfaatine görüp bu görüntüleri yayınlamayı “Malatya’nın faydasına zarar verir” diyorsa o danışman arkadaşın iletişimci bir danışmana ihtiyacı var demektir.
Malatya’yı Adliye Sarayı görüp her olaya “müşteki, sanık, müvekkil” gibi bakan bir zihniyette Malatya’nın zarar göreceği açıktır.
Siyaset idare etme sanatıdır.
Doğru bildiklerini, doğru zamanda ve doğru koşullarda icra etmenin genel karşılığına siyaset diyebiliriz.
Kanunen haklı olmalarına rağmen kendi partisinin ilan panolarını yıkan bir Büyükşehir Belediyesi var karşımızda.
Yaş olarak da, kıdem olarak da Malatya’nın en tecrübeli Belediye Başkanı Gürkan, Malatya’ya "abilik" yaparak yükselir.
Birleştirici bir tavır yerine yani AK Partili olmayan belediyelerden sürekli övgüler alan bir Belediye Başkanı, yanı başındaki Belediye Başkanı ile bir telefonla çözeceği meseleyi bu hale getirebiliyorsa ”Kralım sen çok yaşa” cılar yüzünden bu profil çıkıyor ortaya.
Maalesef yanlış yaptığını dahi bilmeyen bir ekip var karşımızda.
Bu yanlışını dahi idrak edemeyen ekip yüzünden Mehmet Çınar ile Selahattin Gürkan karşılaştırılıyor.
Hizmetler konuşulacağına önümüzdeki seçimde kim Büyükşehir’in adayı olacak, dedikoduları çıkıyor ortaya.
Başkan Gürkan’ın rakibi Mehmet Çınar’dır algısını bu halka kim veriyor Allah aşkına?
Malatya’yı Adliye binasına çevirirsen her konuda haklı çıkarsın!
Hem yıkarsın hem de çatışma yok dersin!
Hem “sosyal entegrasyon” dersin hem de oturma odandaki kardeşine icra götürürsün!
Bırak komşunla bütünleşmeyi kardeşinle bütünleşemiyorsun derler ama “hukuk” cevabı alırsın.
Çünkü avukatın suçu yoktur.
Dava vardır, duruşma vardır ve karar vardır.
Yeşilyurt Belediyesi hukuka uymadı biz de yıktık, dersin.
İdamdan adam almış avukat edasıyla “gördün mü bizim büyüklüğümüzü” deyip böbürlenirsin!
Yeşilyurt Belediyesi’ni de dize getirdim basını da dize getirdim, dersin!
Ama adliyede selam alacağın kâtip bile kalmamıştır!
Çünkü Belediyelerde kâtip olmaz!
Siyasette avukatlık yapılmaz!
Malatya’da muhalefet olsaydı yaptığınızın ne kadar yanlış olduğunu belki anlardınız.
Ama anlamayacağınızı bildiğim için çok yaşa Büyükşehir Belediyesi, çok yaşa Selahattin Gürkan, diyorum!
Siz hep haklısınız!
https://twitter.com/mahirtemur
Elazığlı | 26 Eylül 2020 14:12
Flim veya dizi izler gibi izliyoruz :-)