İstanbul’da bir özel hastanede kalp krizi geçiren bir hastaya ameliyat masasında doktorlar müdahale ederken hastanenin muhasebecisinin hasta ile stent pazarlığı yaptığını görmüşsünüzdür.
Hastanenin muhasebecisi, “15’e de var, 18’e de var 35’e de var” diyor.
Sonra hasta sedyede bi şeyler diyor ve cevap olarak muhasebeci, “En düşük 10’a yapabilirim” diyor.
Arabaya antifriz alırken bile bu kadar rahat pazarlık edemezsin!
İnsan canının çok kıymetsiz olduğunu maalesef hastanelerimizde yaşadığımız insanlık dışı olaylar karşısında fark ediyoruz artık!
Kalp kirizi geçiren bir hasta olduğunuzu düşünün.
Acil anjiyo yapılması lazım ve doktorlar başınızda anjiyo hazırlığı yapıyor.
Doktor veya hemşire olmadığını anladığınız biri gelip size “günün menüsünü” soruyor!
Lokantada garson bile hangi yemeklerin olduğunu söyler, yemeklerin fiyatını söylemez ama hastanenin muhasebecisi kalp krizi geçiren hastaya “15’e de var, 18’e de var, 35’e de var” diyor.
Gelen ilk tepkiden sonra en düşük söylediği stent fiyatından pat diye yüzde 50 indirim yapıyor.
AK Parti sağlık sektöründe devrim yaptı aslında.
Ama bu devrim yıllar içerisinde maalesef evrimleşti ve hastalar özel hastanelerin insafsız tutumları ile karşı karşıya kaldı.
Hatta devlet hastaneleri bile çile çekilen yerler arasına girdi yine!
Bu yukarıdaki olay İstanbul’da oldu.
Bundan kaç ay önce “Yeni Doğan Çetesi” diye kodlanan “bebek katilleri çetesi” vakası da İstanbul’da olmuştu.
Peki Türkiye’nin birçok vilayetinde bu tür insanlık dışı vakalar olmuyor mu?
Mesela Malatya’da özel hastanelerde stent pazarlığı yapılmıyor mu?
Artık bir otel işletmeciliği gibi bakılıyor maalesef!
Belki bir lüks otelin odasına vermeyeceğiniz parayı bir özel hastanenin odasına veriyorsunuz artık.
Hasta hakları umurlarında olmadığı için ve Sağlık İl Müdürülüğü veya SGK’nın bir denetim de yapmadığını bildikleri için 5 yıldızlı bir otel gibi işletiyorlar hastanelerini.
Bundan 3 yıl önce gazeteci büyüğümüz Rıfat Gökçe’nin ağabeyi Malatya’da bir özel hastaneye kalp krizi şüphesiyle kaldırılıyordu.
Sonra Malatya’da her özel hastanenin yaptığı gibi ölümle sonuçlanması muhtemel olan hastayı Turgut Özal Tıp Merkezi’ne (TÖTM) nakil ediyorlardı.
Bu kısmı iyi okuyun!
TÖTM’e ambulansla sevk edilirken hastanenin muhasebecisinin de olduğunu fark ediyordu Rıfat abi.
Ölmek üzere olan ağabeyini TÖTM’e yetiştirmeye çalışırken muhasebeci bir günlük verilen hizmeti alabilmek için ambulansa binmişti.
Ve maalesef Rıfat Gökçe’nin ağabeyi vefat etmişti.
Sonra o insanlıktan nasibini almamış hastanenin yetkilileri para istemekten vazgeçmişti.
Bunun gibi onlarca örnek vardır.
Malatya’da tanınmış bir gazeteciye bunlar yapılabiliyorsa, gücü olmayan vatadaşa neler yapılmaz ki!
Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) resmi internet sitesinde “İlave Ücret Alınmayacak Sağlık Hizmetleri” başlığı altında madde madde yazılmış.
Maalesef her alanda olduğu gibi denetim mekanizması hiç olmadığı için bir olayın Türkiye gündemine düşmesi gerekiyor ki işlem yapılabilsin.
Bu köşede tek tek özel hastanelerin ilave ek ücret talep etmeyeceği hizmetleri yazmak istiyorum.
a) Acil servislerde verilen ve SUT eki EK-2/B Listesinde yer alan 520.021 kod numaralı “Yeşil alan muayenesi” adı altında Kuruma fatura edilebilen sağlık hizmetleri hariç olmak üzere, acil haller nedeniyle sunulan sağlık hizmetleri
b) Yoğun bakım hizmetleri
c) Yanık tedavisi hizmetleri
ç) Kanser tedavisi (radyoterapi, kemoterapi, radyo izotop tedavileri),
d) Yenidoğana verilen sağlık hizmetleri
e) Organ, doku ve kök hücre nakillerine ilişkin sağlık hizmetleri
f) Doğumsal anomaliler için yapılan cerrahi işlemlere yönelik sağlık hizmetleri
g) Hemodiyaliz tedavileri
ğ) Kardiyovasküler cerrahi işlemler (İstisnai sağlık hizmetlerinde belirtilen işlemler hariç)
h) SUT eki EK-2/B ve EK-2/C Listesindeki işitsel implant işlemlerinden,
ı) SUT eki EK-2/G Listesinde yer alan işlemler
***
***
Özel hastaneler bu yukarıdaki hizmetleri sağlarken hastalardan ek ücret talep edemez çünkü SGK bu hizmetler için o hastanelere para aktarıyor.
Mesela bir stent için KDV dahil 10 bin TL aktarıyor zaten ama yok ithal stent yok yerli stent yok Çin malı stent diye hastaları kandırıyorlar.
Malatya’da halen devlet hastanelerinin taktığı stentlerin kalitesiz olduğunu söyleyen çok doktor var. Özel hastanelere hasta çekmek için!
Mesela acil servislerde verilen hizmetler için hiçbir hastane hastadan ek ücret talep edemez.
Daha dün dinledim bir arkadaşımdan.
Soğuk algınlığı için gittiği özel hastane bir serum tedavisi için bin 400 lira talep etmiş. Parayı ödeyip çıktım, demişti arkadaşım.
SGK’nın resmi sayfasında açıkça belirtilen hizmetler için para alan özel hastanelere 45 bin TL para cezası var.
Bana göre komik bir ceza ama bu cezayı bile alan bir tane özel hastane var mıdır Malatya’da?
Allah’a emanet yaşıyoruz maalesef!
Yarım saatlik sedye kullanımı ve bir serum…
Bin 400 TL!
Üstelik o serumun parasını SGK’dan alacak o özel hastane!
Bugün Türkiye’nin en lüks otellerinde bu kadar para vermezsin ama kıytırık bir hastanede, temizliği bile doğru düzgün yapılamayan bir özel hastanede banka kredisi çekmek zorunda kalabilirsin!
TURGUT ÖZAL TIP MERKEZİ’NE BİR ÖNERİ
Malatya’da çok uzun yıllardır Malatya Turgut Özal Tıp Merkezi Malatya sağlık sektörünü her anlamda sırtlamış gibi.
Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Hasan Çalık Devlet Hastanesi ve Battalgazi Devlet Hastanesi gibi büyük devlet hastanelerimiz ile beraber ilçelerdeki devlet hastaneleri ve tüm özel hastaneler TÖTM’e belden bağlı bir şekilde hareket ediyor.
Bugün konumuz özel hastaneler…
Malatya’daki tüm özel hastaneler her hangi bir hastayı kabul ederken maalesef para hırsından dolayı hasta çok kötüleşmeden sevk yapmıyor.
TÖTM’in ölüm oranı yıllardır bu yüzden tüm hastanelerden daha fazla.
Bazen hastanın sevki gerçekleştikten dakikalar sonra vefat oluyor.
Ama o hasta TÖTM’de vefat etmiş oluyor.
Geldiği özel hastanede aldığı hizmetin veya alamadığı hizmetin bir sorgusu ortadan kalkıyor maalesef.
O yüzden bana göre artık TÖTM yetkilileri veya İnönü Üniversitesi rektörlüğü hem Malatya’nın hem de ülkenin en önemli hastanelerinden biri olan Turgut Özal Tıp Merkezi’nin imajını düzeltmek için harekete geçmelidir.
En azından özel hastanelerden gelen sevk sayısını her ay duyurmalı, ölüm sebeplerini, hastanın sevki gerçekleştikten sonraki komplikasyonları açıklamalıdır.
Bu hareket hem özel hastanelerin hinliklerini ortadan kaldıracaktır hem de TÖTM’in ölüm oranını düşürecektir.
LÜTFEN YAZIN
Özel veya devlet hastanelerinde yaşadığınız sıkıntıları lütfen yazın.
Sağlık sistemi ile ilgili geçmişte çok yazı yazdım ama bundan sonra düzenli bir şekilde olumlu veya olumsuz yazılar yazacağım.
İstanbul’daki bebek katilleri vakası bir ihbar sonucu ülke gündemine düştüğünü unutmayın.
Hakkınızı arayın ve o hakkın çiğnendiğini düşünüyorsanız bize yazın lütfen.
