Son yazımda Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er’in seçildikten sonraki ilk Meclis toplantısında söylediklerini, suçlamalarını karşı taraf diye görülen Selahattin Gürkan’ın ekibine sorduğumu ve Sami Er’in tutarsızlıklarını yazmıştım.
Ve sorular sormuştum.
Cevapları bekliyorum!
Sami Er aslında yıkılmış Malatya’da oturduğu koltuğun sorumluluğunu idrak etmeyen bir görüntü ile 16 aydır Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı.
Maalesef şehrin kaderini belli edecek Şehr-ül Emin’in çok da “emin” olmadığını görüyoruz.
Hatırlatayım…
Sami Er, sıfır kilometre ile yani bagajı olmayan bir bürokrat edasıyla Malatya Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğuna oturduğu gün o dönemki sözde ekibi tarafından büyük bir yanılgıya uğratılmıştı.
Sonra bu yanlışa sevk edilmeyi çözemedi.
Daha sonra bu yanlış bakış açısını sevdi çünkü insanlara bir “suçlu” gösterip yapamadıkları hizmetlerin bu “suçlular” tarafından olduğunu aktaracaktı.
Zaman çabuk geçiyordu.
MOTAŞ “error” veriyordu.
MASKİ tarihinde ilk defa bu kadar aciz duruma düşmüştü.
Esenlik dendiği zaman genel müdürün aldığı makam aracı akla geliyor halen.
16 ayda Malatya Büyükşehir Belediyesi’nde 3 genel sekreter, 8 genel sekreter yardımcısı, sayısız daire başkanı, sayma ihtimalimizin olmadığı şube müdürlükleri değişirken Sami Er bir terane tutturmuştu!
Eski çok kötüydü, maaşları bile ödeyemiyoruz, Esenlik’i batırdılar, MASKİ’yi bu hale bunlar getirdi!
E sen ne yapıyorsun:
Mahkemeye vermiyorsun.
Sadece milleti oyalıyorsun!
Üstelik bir kavşağı yapacak kadar bile kabiliyetiniz yok!
Bugün size Sami Er’in YİMPAŞ, Dünya Kayısı Ticaret Merkezi, Esenlik’in sattığı dükkanlar ve agrega alımı ile ilgili söylemlerini değerlendireceğim.
Son yazımda dediğim gibi, Selahattin Gürkan’ın ekibiyle görüştüm. Sorular sordum, notlar aldım. Bir haftadır bu konu ile ilgili sayısız görüşme yaptım.
Hadi başlayalım…
YİMPAŞ’TA NE OLDU?
YİMPAŞ binası Malatya’nın kanayan yarasıydı. Son 25 yılda tinercilerin mesken tuttuğu köhne bir yapı olarak ayakta duruyordu.
Hiçbir belediye başkanı bu konuda elini taşın altına koymadı çünkü riskli bir yerdi.
Sami Er, Büyükşehir’in ilk Meclis toplantısında YİMPAŞ’ı ağzına aldı ama daha sonra bu konuyu bir daha dillendirmedi.
YİMPAŞ’ta kamu zararı olduğunu söylemişti.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına geçen YİMPAŞ binası aslında daha önce birkaç girişimde bulunulmuş.
Önce Maliye’ye teklif edilmiş ama kabul edilmemiş.
Emniyet Müdürlüğü’ne, Kredi Yurtlar Kurumu’na teklif edilmiş ama kabul edilmemiş.
Sonra İnönü Üniversitesi’ne devredilmek istenmiş hatta o zaman Rektör Ahmet Kızılay bir inceleme yapmış ama rantabl görülmediği için kabul etmemiş.
Selahattin Gürkan buranın ayağa kaldırılması için Bakan Bey ile görüşüyor. Bakan Bey projeyi hazırlayın bi bakalım diyor.
Daha sonra Gürkan, Malatya’nın bilinen zenginleri ile görüşüyor ama bir türlü hiçbir Malatyalı iş insanı bu işe girmiyor.
İzmirli bir firma ile görüşüyorlar.
Bu görüşmeden sonra 2021 yılının ocak ayında Malatya Büyükşehir Belediyesi 30 yıllığınına 475 bin TL bedelle Bakanlıktan kiralıyor YİMPAŞ binasını.
Sonra açık ihaleyle 29 yıllığına İzmirli firmaya kiraya veriyorlar.
Sivrice depremi görmüş bir binadan bahsediyoruz ve yaklaşık 25 yıldır kullanılmayan YİMPAŞ binasına Malatya Büyükşehir Belediyesi 15 milyon TL güçlendirme yapıyor.
İhaleyi alan firma işe koyuluyor ama işin içinden çıkamadığını söylüyor.
O tarihte 250 milyon TL harcadığını söylüyor. Ve bu binayı satın almak istiyor.
Önce Bakanlıktan Malatya Büyükşehir Belediyesi 27 milyon 500 bin TL’ye alıyor.
Firma 250 milyon TL harcadığını söylemişti. Büyükşehir Belediyesi bağımsız bir firmaya yapılan harcamayı incelettiriyor.
Bağımsız firma 201 milyon TL harcandığı raporunu çıkarıyor.
Daha önce de 15 milyon TL Büyükşehir Belediyesi harcamış ve Bakanlığı da 27 milyon 500 bin TL’ye satın almıştı.
Kısacası:
Büyükşehir’in harcadığı tadilat parası, satın alma miktarı, kiralayan firmanın harcadığı bağımsız kuruluş tarafından tespit edilen paranın hesabı 243 milyon 726 bin TL.
Bu rakamların üzerine 12 milyon 648 bin TL fiyat farkı koyarak Malatya Büyükşehir Belediyesi 2023 yılının şubat ayında 256 milyon 375 bin TL’ye açık ihaleye çıkıp YİMPAŞ binasını satıyor.
Görüştüğüm eski yetkililer Malatya Büyükşehir Belediyesi’nin 25 yıllık bir sorunu, hiçbir yetkilinin yanına yaklaşmadığı bir ortamda kar ederek Malatya ekonomisine kazandırdıklarını söylüyor.
YİMPAŞ’ın toplam parseli 17 bin metrekare.
Kıyas olsun diye bir örnek vereyim.
Eski AFRA’nın toplam alanı 26 bin metrekare.
YİMPAŞ 2023’te satıldı, eski AFRA 2024’te bir firmaya satıldı.
YİMPAŞ 256 milyon TL’ye satılırken AFRA, 2024 yılında 200 milyon TL’ye satılmış.
Sadece YİMPAŞ üzerinden bugünkü yöneticileri değerlendirmek istesek şu şekilde bir örnek verebilirim:
Depremden sonra kapanan Malatya Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Yaşam Merkezi halen açılamadı. 16 aydır bu yönetim bir sosyal tesisi bile açamayacak acizlikte maalesef!
NOT: Bu rakamlara itirazı olan, yanlış olduğunu düşünen veya yazının her hangi bir bölümünün hatalı olduğunu düşünen her yetkiliye bu köşe açıktır.
ESENLİK’İN SATILAN DÜKKANLARI
Biliyorsunuz Sami Er’in “Kuyruklarından yakaladım” lafı çok konuşulmuştu.
Esenlik’in 1 dükkan ve 4 ofisinin satışında usülsüzlük olduğunu iddia etmişti Sami Er.
Açıkçası ben de burada bi şeylerin olduğuna inananlardandım.
Süreci başından yazayım.
Vilayet parkının arkasındaki Malatya Valiliğine ait olan arsayı Esenlik A.Ş kat karşılığı 2021 yılında ihaleyle 5 milyon 400 bin TL artı KDV ile alıyor.
Zemin artı 5 katlı, altında bir dükkan ve toplam 14 ofisten oluşan bir binayı ESENLİK A.Ş inşa etmeye başlıyor.
Esenlik 2021 yılında bu yapının tamamına yaklaşık 6 milyon TL harcıyor.
2022 yılında bina bitiriliyor ve 8 ofisi Valiliğe, 2 ofisi de Malatya Büyükşehir Belediyesi’ne tahsisini yapıyor. Anlaşma gereği Esenlik’e de 1 dükkan ve 4 ofis kalıyor.
Sami Er’in usulsüzlük yapılmış dediği bu 1 dükkan ve 4 ofisin satışı…
2022 yılında Esenlik dükkana market açıyor.
2023 mayıs ayında ise 1 dükkan ve 4 ofisin satışına çıkılıyor. Gazeteye ilana çıkılmış.
O zamanlar rezerv alana girdiği için Esenlik’in yönetecileri hemen satmak istemiş. Çünkü yeni yapılan bina yıktırılacaktı ve Esenlik’in zararına olacaktı.
En yüksek teklifi veren bir şahıs 11 milyon 500 bin TL’ye dükkanı satın alıyor.
Dükkan yaklaşık 500 metrekare.
Aslında bu tür satışlarda kira bedeli satışın karlı mı zararlı mı olduğunu belli ediyor.
Sami Er ne demişti:
“Kiraya vermişler 4-5 yılda kendini amorti ediyor. Böyle bir satış olamaz”
Esenlik o dükkanda market işlettiği için sattığı şahısla 10 yıllık kira kontratı yapıyor.
Yıllık 430 bin TL artı yüzde 20 stopajı da kattığın zaman toplam 540 bin TL bedelle kiralıyor.
Bu kira bedeline baktığın zaman yaklaşık 22 yılda kendini amorti ediyor. Emlak piyasasından bir mülkün getirdiği kira değeri 15 yılda amorti ediyorsa bu iyi bir alışveriştir. Burada 22 yıla yakın bir “amorti” söz konusu.
Açık açık ya birileri Sami Er’i iyi yanıltıyor ya da koskoca Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı’nın matematiği çok zayıf!
4 ofis 2023 mayıs ayında satışa çıkmasına rağmen hemen satılmıyor. Çünkü o tarihte rezerv alan ilan edilmişti.
2024’ün ocak ayında 2 ofis, şubat ayında ise 2 ofis satılıyor.
2 ofis 75 metrekare diğer 2 ofis 110 metrekare.
110 metrekarelik 2 ofisi 1 milyon 250 bin TL’ye satıyorlar diğer 75 metrekarelik 2 ofisi ise 2 milyon TL’ye satıyorlar.
Esenlik A.Ş, bu arsadaki inşaatı 6 milyon TL’ye mal edip kendine ait dükkan ve ofisleri 14 milyon 750 bin liraya satmış.
Görüştüğüm Esenlik’in yöneticileri yüzde 100’ün üzerinde bir kar elde ettiğini söylüyor.
Üstelik Büyükşehir Belediyesi’ne de 2 ofis veriliyor.
Bir soru:
Hacı Uğur Polat döneminde Esenlik A.Ş, 2 dükkan, 13 daire ve 35 arabayı borçlarına karşılık ihalesiz, teklifsiz satmıştı mesela.
Mesela gazete ilanı var mıydı?
Yoktu!
Teklif alma var mıydı?
Yoktu!
Bir şirketin bunları yapmasına gerek yok ama etik kurallar gereği yapılabilirdi ama Gürkan döneminde hem gazete ilanı hem de teklifler var ve üstelik bu satışlardan çok iyi kar elde edilmiş.
Sami Er’e soruyorum: Hangi dönemin satışları kamu zararı?
Sırf önce kandırıldığı için Sami Er ne yapıyor peki?
Esenlik’ten 1 dükkan ve 4 ofisi alanları arayıp, bu satışları neden aldıklarını ve dava açacaklarını söylüyor.
Tapu iptal davası açıyor Esenlik A.Ş bu şahıslara.
İşin sonunda arabulucuya gidiliyor. Esenlik A.Ş sattığı dükkanı yaklaşık 1,5 yıl sonra 18 milyon 290 bin TL’ye geri satın alıyor.
Yine arabulucu sistemi ile 2 ofisi 1 milyon 880 bin TL’ye diğer 2 ofisi de yaklaşık 3 milyon 500 bin TL’ye geri alıyorlar.
Kısacası, Esenlik A.Ş’nin 2023 yılında 1 dükkan 4 ofisi 14 milyon 750 bin TL’ye sattığı mülkleri yine Esenlik A.Ş 1,5 yıl sonra toplamda 23 milyon 600 bin TL’ye geri almış oldu.
Bu mu kamu yararı?
Maaşları bile kredi ile ödedik, Esenlik borç batağında diyen bir belediye başkanı, daha önce satışlardan yüzde 100’den fazla kar edilmiş mülkleri daha fazla fiyata nasıl satın alıyor?
Burada Esenlik’in ne gibi bir karı var?
Esenlik’in eski yöneticilerine açık açık sordum. Bu dükkan ve ofisleri alan şahıslarla bir ticari bağlantınız var mı? Daha önce tanıyor muydunuz?
Hiçbirini daha önce tanımadıklarını söylediler.
Hiç kimsenin kefili olamam, ben gazeteciyim.
Sorular sorarım, cevap haklarını veririm.
Bu yazdığım rakamlarda bir çelişki varsa, yanlış varsa sözlü, yazılı fark etmez cevap verebilirsiniz.
Ama bu rakamlara baktığım zaman açık bir şekilde itibar suikastı var.
Üstelik bu konuda kamu zararını önce satılan sonra Esenlik tarafından geri alan yeni yönetim oluşturmuştur.
Sırf eskiyi kötülemek için bu kadar açık bir tezgahı ilk defa görüyorum.
NOT BİR: Maalesef yazı uzadı ve bir yazıya bu kadar konuyu sıkıştırmamak için “agrega” olayını ve Dünya Kayısı Ticaret Merkezi’nin hikayesini yarın yazacağım.
NOT İKİ: Bu okudunuz yazıyı dün yayınlayacağımı söylemiştim ama elimde olmayan nedenlerden dolayı bugüne kaldı. Kusura bakmayın.
