Malatya’da çoğu kurum ile ilgili haberler yaptığım için gelen tepkilere, bakış açılarına hatta hakaretlere alışığım.
İşimizin cilvesi de bu deyip geçiyorum.
Fakat geçen gün Tapu ve Kadastro Müdürlüğü ile ilgili “Keyfe Bak” haberimizden sonra gelen tepkiler karşısında biraz şaşırdım.
Haber, bir kamu kurumunun bahçesinde mangal yakılmasını fotoğraflarıyla göz önüne seriyordu.
O mahallede yaşayan iki farklı okurumuzdan gelen fotoğraflar sonucu yazılan ve o iki okurumuzun görüşlerine yer verilen bir haberdi.
Malatya’da kurumlarımızın “rahatlığı” artık kafaya dahi takılmıyorken yaptığımız “mangal keyfi” haberinden sonra en azından yetkililerden “Ne olmuş canım, et yemek yasak mı?” dönüşü alacağımı tahmin ediyordum.
Fakat gelen yorumlar ve bana ulaşmak için ortak arkadaşlarıma ulaşılmak istenmesi, “Mahir Temur’u tanıyor musunuz?” diye etrafta sorulması sonrasında memleketin ne hale evirildiğini düşündüm.
Sanki Tapu ile ilgili değil Malatya Turgut Özal Üniversitesi ile ilgili haber yapmışım algısı oluştu!
En az 50 personeli olan bir kamu kurumunun bahçesinde mangal yakılmış…
Mahalle kelimenin tam olarak gerçek anlamıyla “duman” olmuş ama suçlu bu mangala izin verenler değil haberi yapan gazeteci…
Tapu ve Kadastro Müdürlüğü’ndeki arkadaşların yorumlarına tebessümle baktım.
Beni ağır eleştiren yorumları dahi onayladım.
Sayısız hakaret içeren yorumları onaylamadım ama haberimizin konusu çalışanların et yemesi değil bir kamu kurumunun bahçesinde mangal yakılmasını veya yemek firmasına bu izni veren yetkililerdi!
“Tapu’da mangal eziyeti” başlığını attıktan sonra Tapu ve Kadastro Müdürlüğü’nün bahçesinde yakılan mangala Tapu çalışanları tepki gösterdi. “Biz artık et yemek istemiyoruz, kuru fasulye pilav yemek istiyoruz” diyen çalışanlar Tapu ve Kadastro Müdürlüğü yetkililerine tepkilerini gösterdi.
Bu şekilde mi yapsaydık haberi!
Fotoğraflarda çok açık görüldüğü üzere mangal yakıldığı çok net gözüküyor.
Yemek şirketi de organize etse şehrin göbeğinde bir devlet kurumunun bahçesinde mangal yakılamaz!
Bu o kurumun “çok rahat” olduğunu ya da çok lakayıt yönetildiğini gösterir!
Yoksa kimin parasıyla o mangalın yapıldığı, mangalın içinde tavuk mu yoksa kıyma mı olduğu en azından benim konum değil.
Biz şehirde evimizin önünde dahi mangal yapabiliyor muyuz?
Mangal yakmak için şehir dışında piknik alanlarına giderken “Bu hafta sonu yine mangal eziyetimiz” mi var diyoruz!
Şehrin ortasında bırak Tapu Kadastro Müdürlüğü’nü Valiliğin önünde mangal yakılsaydı “Vali Bey’in mangal keyfi” diye manşet atardım!
O mangalın kimin yaktığını, mangalın sanayi tipi olmasını, odun kömürünün Doğanşehir’den getiriliyor olmasını, kullanılan pürmüzün tehlike saçtığını, alınan lavaş ekmeklerin çokluğunu ve yanında kola mı yoksa ayran mı içildiğini en azından yaptığım ilk haberde dert edinmezdim!
Şehrin ortasında 2022 yılında çalıştığınız kurumun bahçesinde mangal yakmışsınız.
Kızacağınıza o mangalın yanında fotoğraflar çekinseydiniz. İleride yeni başlayan çalışanlara gösterirdiniz.
“Eskiden ne kral müdürlerimiz vardı, mangal dahi yakabiliyorduk” derdiniz.
Çok sonra torunlarınıza “biz Cengiz Topel’de mangal yakıyorduk. Malatya çok değişti çoook” derdiniz.
Keyfini çıkartın, bana kızmayın!