Evrene ilişkin olgulara ve değişkenlere yönelik bilimsel veri elde etme yöntemlerini kullanarak sistematik bir şekilde bilgi elde etmeye çalışan kişiymiş.
Daha sınırlı anlamda ise bilimsel yöntem kullanan bir bireymiş.
Kişi bilimin bir veya birden fazla alanında uzman olabiliyormuş.
Bilim insanları; fiziksel, matematiksel ve sosyal alanlar da dâhil olmak üzere bilimin tüm alanlarında araştırmalar yaparlar. Onlar olaylar hakkında soru soran ve bu soruları sistematik olarak cevaplama yoluna giden insanlarmış.
Doğaları gereği meraklı ve iyi organize insanlarmış. Diğer insanların aksine, bilim insanları bir şeyleri gözlemleme yeteneğine ve gözlemlediklerinde bir şeyler görebilme yetisine sahip oluyorlarmış
Bilim adamlarının ve bilim kadınlarının Vikipedi’deki tanımı bu şekilde.
Yani şöyle kim bunlar acaba dersek.
Teorik fizikçisi Albert Einstein..
Cahit Arf…
Matematikçi ve bilim insanı…
Nikola Tesla
Mucit ve elektrik mühendisi…
Feza Gürsey.
Fizikçi ve matematikçi…
İbnü'l-Heysem, matematikçi…
Aziz Sancar.
Biyokimyager ve moleküler biyolog.
Bu isimler ve daha fazlası yıllarca insanlığa hizmet etmiş bilim adamları.
Ve benim yakinen tanıdığım Profesör Dr. Sezai Yılmaz.
İnönü Üniversitesi Karaciğer Nakil Enstitüsü…
Profesör Dr. Ramazan Özdemir…
Bezmiâlem Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı…
Profesör Dr. Alper Öner…
Leverkusen klinik Kardiyoloji Bölüm Başkanı….
Profesör Dr. Mustafa Talas…
Niğde Üniversitesi Zihin Engelliler Bölüm Başkanı…
Ve geleceğin bilim adamları…
Doç. Dr. Barış Sarıcı İnönü Üniversitesi…
Doç. Dr. Türkmen Bahadır ARIKAN, Genel Cerrahi Kayseri…
Op. Dr. OĞULCAN ÜNSALAN, Ortopedi İstanbul…
Uzman Dİş Hekimi Dr. Zeynep Korkmaz Karahan, Malatya…
Augen Artz Dr.Tarık Işık, Köln…
Allah bilim insanların başımızdan Eksik etmesin. Şu an Köln Üniversitesi Hastanesi’nde resmen doktorların komutları sayesinde hayata tutunan biri olarak yazıyorum...
Bu doğrultuda Köln Üniversitesi Deneysel Nöroimmünoloji Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Michael Schroete ve ekibine teşekkür ediyorum.
Unutmayalım ki böyle değerler kolay, yetişmiyor.
Ben şanslıyım.
İlerlemiş tıbbın nimetlerinden faydalanıyorum.
Bugün bir yazıda okudum Japon bilim insanları, damar içinde dolaşıp kanser hücrelerini yok edebilen pirinç tanesi büyüklüğünde bir mikro-robot geliştirmiş.
Yıllar önce bana deselerdi bir kumanda ile beynini kontrol edeceksin, daha neler derdim…
