Ahmet Küçükşahin

Ahlak ve Seçim

Ahmet Küçükşahin

Ne yazık ki ahlak, matematik gibi bir konu değildir. Basit bir cebir işleminin tek bir doğrusu vardır: x+2=3 gibi. Ahlak daha çok x+y=3 gibi iki bilinmeyenli bir denkleme benzer. Bu düzlemde x ve y arasındaki bağlılığa göre sonsuz sayıda doğru sonuç bulunur. 

Teoride iyilik, doğruluk ve adalet hakkında sayısız görüş vardır. 

İyi, doğru ve adil olmanın yöntem başlıklarını şöyle ifade edebiliriz. 
1.    Deontolojik ahlak: Belirli bir ahlak kuralları kitabına uymaktır. Kurallar “iyi” olarak tanımlanmıştır. İnsanların çoğunluğu bu kurallara uyarsa toplumda “adalet” olur.
2.    Teleolojik ahlak: En çok sayıda kişiye en büyük iyiliği sağlayacak şekilde davranmak. 
3.    Erdemlilik: İnsanların sürekli başkaları tarafından yönetilmeye ihtiyaç duymadan daha çok kendi kendilerini yönetmeleri taraftarıdır. “İyi” bir devlet, hiçbir vatandaşın kuralları çiğnemeye gerek duymadığı devlettir. Erdemcilik, insan karakterini iyimser bir şekilde beşikten mezara dek, aile ve sosyal çevre tarafından çok çeşitli şekillere sokulabilecek bir kil hamuruna benzetir. Şekil bozulsa bile tekrar oluşturulabilir.  
4.    Tanrısal dini ahlak: “Tanrısal” demek ilgi ve koruma demektir ve tanrısal dinler Tanrı’nın ilgi ve koruması altında olduğumuzu söyler. İnsanlar umudun onlar için iyi olduğunu düşünür. Dinler, insanların taşıyabileceğinden çok daha fazla umut vaat eder. 
5.    Objektivist ahlak: Objektivizmin en güçlü tarafları bireysel değerleri kabul etmesi ve bireysel üstünlüğü desteklemesidir. 
6.    Sosyobiyolojik ahlak: Sosyal davranışlar altında yatan biyolojik süreçlere dayanarak açıklama yapar. 
7.    Başkası merkezli ahlak: Levinas’a göre ahlak, başkasını düşünmektir. Kendimizin dışında, başka birisini ya da birilerinin olduğunu kabul etmeyi içerir. 
8.    Budist ahlak: Budist ahlaka göre acıya sebep molan her şey kötü, rahatlatan her şey iyidir. Buda, hayatta ve farkında olmanın acı çekmek olduğunu söyler.
9.    Hukuk ahlakı: “Yasalsa ahlaklıdır” prensibini takip eder. Buradaki sorun, yasa ve ahlakın aynı şey olmamaları, yani birbirine denk olmamalarıdır, yani aynı alanı paylaşmamalarıdır.

Bunların zıddına bir de, Makyevellist görüş vardır. Ahlakın söz konusu edilmediği bir görüştür. Bu görüşe göre, “hedefe götüren her yol mübahtır” anlayışıdır. Amaç hedef olarak ortaya koyduğunuz sonuca ulaşmaktır. Hırsızlık, çalmak, iftira atmak, yalan söylemek gibi değerlerin bir değeri yoktur anlayışıdır.

Yukarıdaki ahlak anlayışının hangisini esas alacağınızı bağlı olarak farklı yorumlara sebep olacak bir seçim dönemi içerisinde bulunuyoruz. 

Yukarıdaki teorik bilgilerden sonra aklımızdan şu düşünceler geçiyor: Yüksek Seçim Kurulu bizim verdiğimiz oyları dönüştürüyor. O zaman bize niye oy kullandırıyorlar. Cumhurbaşkanının belirleyeceği üç beş adam, onun arzusu doğrultusunda, kafalarına göre takılsınlar. Bizim seçtiğimize saygı gösterilmeyecek ve değiştirilecekse bu kadar masraf ve bu tiyatro niye?

Erdemler ve ahlaksızlıklar (tıpkı virüsler gibi) başkalarından aldığımız ve başkalarına yaydığımız şeylerdir. Eğer amacımız adil bir toplumda, doğru şekilde davranan iyi insanlar görmekse, evde, okulda, iş yerlerimizde, ülke yönetimlerinde ve her yerde erdemli ortamlar yaratmalı ve korumalıyız. 

1933 seçimlerinde, Mustafa Kemal milletvekili adaylarından üç şey istiyor; Samimi olacaksınız, gerçekleşmesi mümkün olmayacak konularda vaatlerde bulunmayacaksınız ve dini kullanmayacaksınız.  

İşte “Eski Türkiye” seçim yarışını böyle yapıyordu. 
Herkesin anlayacağı dilden ahlak yaklaşımı, “Senin değilse almayacaksın” şeklinde olmalıdır. Bu kadar basit! Yolda para gördün, senin değilse almayacaksın. Sahipsiz bir hayvan gördün, senin değilse almayacaksın. Yazılı sınavdasın, soruların cevaplarını bilmiyorsan kimseden almayacaksın. 

Türkiye’nin yeni yüzlere, yeni anlayışlara, yeni fikirler ihtiyacı var. 28 Mayısın yeni bir başlangıç olmasını diliyorum. 

19 Mayıs, Gençlik ve Spor Bayramı. Türkiye Cumhuriyeti’nin bütün fertlerine kutlu olsun. 19 Mayıs bir özgür yaşama mücadelesinin başlangıcıdır. Bu mücadelede emeği geçen şehit, gazi ve halen hayatta olanlarımıza sonsuz şükranlarımı sunuyorum.

Yorumlar 2
Mehmet 21 Mayıs 2023 15:10

Muhalefet seçmeninin depremzedelere küfretmesi hangi ahlak kategorisine giriyor acaba

Yavuz 21 Mayıs 2023 10:30

Teorik açıklamalar kısmında kendinizi hangi kategoride görüyorsunuz elinizde hiç bir delil olmadan kaybetmenin acısı ile Galip gelen kesimi hırsızlık ile suçlamak az tutarlı olun insanları ahlaksızlık ile suçlayıp bir ahlaksızlığa yol açmayın.

Yazarın Diğer Yazıları