Ülkede yağ fiyatları günlük zam yerken ve yine ülke gündeminde “stokçular” suçlanırken Malatya’da da o kadar market varken Esenlik ile ilgili “yanlış” bilgiler havada uçuşunca geçen hafta yazmak istedim.
Ama gündemin yoğunluğu, Büyükşehir, Yeşilyurt ve Battalgazi diyarından “torpil” haberleri Esenlik yazımı bugüne attı.
Ayrıca köşe yazılarını zevkle okuduğum Timur İnce de Esenlik’i yazınca yazmak farz oldu.
Timur, hem kalemiyle hem de duruşuyla Malatya’da bu camiada tanıdığım ender insanlardandır.
Esenlik yazısında bu dönemden ziyade Ahmet Çakır-Hulisi Boyraz dönemini yazmış.
Maalesef geçmiş dönemlerden kalan “algıyı” Esenlik yıkamadı.
Ve bu dönemde kendilerini iyi anlatamadıklarını düşünüyorum.
Biz geçmiş dönemde Esenlik şirketinin AK Parti’nin arka bahçesi olduğunu iyi biliyorduk ve gözlemliyorduk.
Sadece benim onlarca yazım var.
Zamanın genel müdürü Hulusi Bey’in yanlışlarını da iyi biliyorduk.
Ülkenin bu ekonomik dar boğazında ve ürün bazında bazı ürünlerin fahiş zamlanması yüzünden ülke gündemine düşmesine rağmen Malatya’da Esenlik Marketlerin bu zamlara dayanmasını beklemek safça olur!
Kaç yıldır söylüyorum…
Selahattin Gürkan döneminin tek sıkıntısız ve kara geçen şirketi Esenlik’tir.
Bunu bi kere iyi bilmek gerekir.
54 marketle aylık 12 milyon ciro yapılan bir ortamdan 39 markete düşürüp aylık 37 milyon ciroya ulaşmak başarıdır.
Eski dönemde kaç kez iflas eşiğine gelen bir şirkete bakarken 2021 yılında kar etmeyi başaran ve hiçbir siyasi partinin arka bahçesi olmadan yönetilen bir anlayış görüyorum şu anda.
Tedarikçilerin (toptancıların) ürün vermekten çekindiği, parasını alamadığı ve alamadığı parası karşılığında gayrimenkul verildiği bir ortamdan şu anda 216 tedarikçi ile çalışılan bir yönetim var.
Esenlik şu anda siyasi kaygılarla yönetilmiyor.
Daha düne kadar bin çalışanı olan Esenlik şu anda 600 çalışanla idare ediliyor.
Sadece idari binada eskiden 180 kişi çalışıyordu.
Bunlar kimlerin torpili ile işe alınmıştı.
Şu anda idari binada sadece 40 kişi çalışıyor.
Türkiye’de “üç harfli marketler” diye bilinen ve her birinin yaklaşık 10 bin şubesi olan marketlerle sadece 39 marketi olan Esenlik’i kıyaslarken biraz matematik bilmek ve biraz da ekonomi bilmek gerekir.
Bu “üç harfli marketlerin” toplam cirolarının yüzde 70’ine yakın cirosunu kendilerinin ürettiği markaları yapıyor.
Yani Esenlik’te satılan 5 litre Karadeniz Birlik yağının fiyatı ile BİM’in ürettiği SOLE yağını karşılaştırırsanız çok büyük yanlış yapmış olursunuz.
En hafif tabiri ile serbest piyasa ekonomisinden bihaber olduğunuzu gösterir.
Şu anda yerel marketler Esenlik’in yağa zam yapmasını bekliyor çünkü Esenlik artık Malatya’da “aynı ürünlerde” fiyat belirleyen market konumuna gelmiştir.
168 liraya aldığı 5 litre bilinen bir markanın yağını şu anda Malatya’da fiyat belirlediği için 163 liraya satabiliyor.
Şu anda geliş fiyatı 193 liraya dayanan yağ markasını…
Doğruya doğru, eğriye eğri demek lazım.
Esenlik, Malatya’nın kıymetli bir markasıdır.
Geçmişi de bilmek lazım ve merkezi hükümetin yanlışlarını söylemeden Esenlik’i karalamak bana çok yanlış geliyor.
Geçmişi geçmişte yazdığım için geçmişle ilgili çok fazla yazı yazmıyorum çünkü bugün güç sahipleri değişti.
Başkan Gürkan’ı genelde eleştiriyorum ama Esenlik’te şu anda gördüğüm bir sorun yok.
Ve marka değeri her geçen gün artan Malatya’nın öz malı Esenlik’in yeni yönetiminin eskiden gelen algıyı halen kıramadıklarını görüyorum sadece.
Bence işi-gücü bırakıp bu algıyı kırmaları gerekiyor.
