Malatya Büyükşehir Belediyesi’nin ilk Meclis toplantısında Sami Er, kamuoyuna bazı rakamlar ve tablolar paylaşmıştı.
Büyükşehir Belediyesi’nin ve bağlı şirketler ile beraber MASKİ’nin mali tablolarını paylaşmıştı.
“85 milyon kredi çekerek maaşları ödeyebildik” ifadesi çok konuşulmuştu.
Ben de Malatya Büyükşehir Belediyesi’nin açıklanan borçlarını yazdığım son yazıda “Krediyle maaş ödeyebilen bir Büyükşehir Belediyesi!” başlıklı bir yazı yazdım.
Yazımdan sonra yeni atanan Malatya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Nurhan Demir aradı.
Başkan Sami Er’in Meclis konuşmasında bir yanlış anlaşılmanın olduğunu, maaşları kredi ile ödediklerini ancak bu kredinin seçimden çok kısa bir süre önce maaşlar ödenebilsin diye çekildiğini belirtti.
Kısacası Sami Er bir kredi çekmemiş, Gürkan maaşları ödeyebilmek için kredi çekmiş.
Bu çok çok büyük bir gaftır aslında…
Sami Bey bu kadar önemli bir konuda daha net konuşmalıydı çünkü tüm Malatya, Sami Er’in sanki son dakikada kredi çektiğini ve maaşları ödediğini anladı.
Geçmiş yönetimin skandal kredileri ortadayken, yaptıkları yanlışlar ayyuka çıkmışken yeni yönetimin iletişimsel hataları önceki dönem ile ilgili yapılan açıklamalara soru işareti uyandırır.
Malatya kamuoyunu bilgilendiren Malatya medyası ile köprü kuracak Malatya Büyükşehir Belediyesi Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nde halen atanan bir yetkilinin olmayışı da bu süreci daha sıkıntılı hale getiriyor maalesef.
Sami Bey’in daha bu kadar kısa sürede çok farklı anlamlar taşıyacak gaflar yapması tehlikelidir.
Mesela yine ilk Meclis toplantısında “Satacak dükkân bulamadık” tarzında önüne-arkasına bakılmadan bir açıklama yapmış Sayın Er.
Bi kere paylaştığınız tablolarda dahi sadece 91 adet Yeni Buğday Pazarı’nda dükkân olduğunu söylüyorsunuz.
Yeni Buğday Pazarı’ndaki dükkânlar çift temel sistemi ve yüksekliği 7 metre olarak yapıldığı için hiçbir buğday pazarı esnafı bu dükkânları alamamıştı. Çünkü maliyetlerinden dolayı fiyatları neredeyse yeni şire pazarı için yapılan dükkânlardan 2 kat fiyataydı.
Ben o tarihlerde asıl sıkıntının buğday pazarı dükkânları olduğunu yazmıştım. Ama bu sorun yüklenici firmanın sorunu olacağına Malatya Büyükşehir Belediyesi’nin sorunu olmuştu.
Sami Er bu detayı bile açıklayamadı.
“Satacak dükkan bulamadık” demek çok garip geldi bana çünkü doğru değil!
Sadece Kültür A.Ş’ye bağlı 100’e yakın gayrimenkul var Malatya Büyükşehir Belediyesi’nin.
Dediğim gibi, eski yönetimin neresinden tut, elinde kalır ama Sami Bey’in “hesapsızca” açıklamaları bunu gölgede bırakabilir.
Bi kere önce şu basına birini bulun. Seçim hattındaki gaflar tolere edilebilir ama bu saatten sonra yapılan “yanlış bilgi içeren açıklamalar” kamuoyunda imajınızı düşürebilir.
Beni arayanlara sürekli söylüyorum.
“Malatya, Yeni Cami’nin önündeki ucube şemsiyeleri tartıştığı bir dönemde değil artık” diyorum.
O yüzden seçilen belediye başkanlarının işlerinin zor olduğunu bildiğim için belli bir süre kimsenin şevkini kırmadan hareket ediyorum.
Yeni seçilen başkanlara bir zaman vermemiz gerektiğini Malatya menfaati için düşünenlerdenim.
Ekibini dahi tam kurmamış bir belediye başkanını şimdiden çok sert eleştirmek istemiyorum amma…
Biz 5 yıl boyunca ağzından ne çıktığını duymayan bir belediye başkanı dönemi izledik.
5 yıl boyunca “atış serbest” modunda ilerleyen, afaki rakamlarla milleti uyutmaya çalışan, kibrin iliklerine kadar sirayet ettiğini düşündüğümüz bir belediye başkanı dönemini bitireli daha 20 gün oldu.
Sami Bey ne dediğine dikkat etmelidir çünkü biz artık “yalan-yanlış” ifadelerden, abartılı cümlelerden, egosu tavan yapmış seçilmişlerden bıktık şehir olarak.
Öncelikle Malatya ile sizin iletişiminizi sağlayacak bir “cambaz” bulun.
Yıllar önce yazmıştım, tekrar yazayım.
İskandinav ülkelerinde ve Avrupa’nın bazı ülkelerinde siyasilerin basın danışmanlarına veya müdürlerine “cambaz” derler.
Basın Müdürü dediğin kişi aynı “cambaz” gibi kıvrak olacaktır.
Basın Müdürü dediğin kişi, hiçbir gazeteci ile kendi “egosunu” öne çıkartmadan kimse ile “didişmeden” sadece kurumunun menfaati için “doğru bilgiyi” kişiye göre “kıvırtarak” veren kişidir.
Benim gibi medyanın birçok kesimiyle “kavgalı” olan gazeteciden basın müdürü olmaz mesela!
Ya da medyanın sadece bir bölümünü “ihya etmek” isteyen bir basın müdürü de olmaz!
O koltuğa oturan basın müdürünün sadece kendi networkü ile koskoca Belediye şekillenmez!
Size çok açık bir öneri getireyim.
Yeşilyurt ve Battalgazi belediyeleri de bu öneriyi lütfen bi düşünsün.
Malatya’daki basın müdürlüklerinin elinden “bütçeyi” alın sorunların yüzde 80’i hallolur.
Belediyelerin basın müdüründen “parayı” alın, başka bir birime verin.
Para ile ilgili “yetkiyi” kâğıt üstünde veremezseniz de başka bir birim sorumlusuna verin.
İşlerin büyük çoğunluğunun çözüldüğünü görebilirsiniz.
Doğru bilgiyi doğru kişilerle doğru zamanda kamuoyu ile paylaşıp bunun da iletişim ağını kurabilen bir kişiyi o koltuğa oturttun.
Ama bu koltuğu en azından Park ve Bahçeler Müdürlüğü kadar önemseyin derim!
NOT: Selahattin Gürkan malatyahaber.com’a konuşmuş. Okudum. Hatta yakın zamanda bir basın açıklaması da yapacakmış. Birkaç gün bu basın açıklamasını bekleyeceğim yazmak için. Ama önce şu YİMPAŞ’ı yazacağım.