Malatya’nın “darül rifat” olduğunu iddia eden ama işin sonunda “darül harap” olan bu şehirde Büyükşehir Belediyesi’nin çok büyük belediye başkanı, seçkin insan, kendisi bu şehirde yaşadığı için her Malatyalının gururlandığı, huyu suyu hürmetine depremin dahi 7,7’de kaldığı, ilkokul öğretmeni Selahattin Gürkan hazretleri bugün basın toplantısı yaptı.
Bir saatlik basın toplantısında anladığım kadarıyla Gürkan hazretleri olmasaydı biz bitmiştik!
Ne bakanlar gelirdi bu şehre, ne de diğer belediyeler!
Her fırsatta hastalık düzeyinde kendisini övmeyi becerebilen Gürkan hazretleri anlayacağınız bir saat kendisini övdü. Bazı kesimlere de amiyane tabirler “ayar” verdi!
Gürkan olmasaydı Yeniden Refah Partisi, Cumhur İttifakı’na katılamazdı, Muharrem İnce parti dahi kuramazdı!
O derece, Gürkan hazretleri olmasaydı Türkiye’de dengeler değişirdi!
Yaşını-başını almış bir insanın 2 büyük depremden sonra dahi kırk tane hatası olmasına rağmen bu kadar megaloman halini sürdürmesini anlamamız mümkün değil!
Üstüne küçük dağları yaratmışçasına konuşan hazret, bizi de hemen sağında solunda yer alan gazeteciler ile karıştırıyor yine!
Utanmadan alenen yalan söylüyor Selahattin Gürkan!
Biraz gizem katarak “Hortumları kesildiği için” tarzında bir cümle kurmakla bu işler çözülmez!
Kimin hortumunu kestin Başkan?
Kim seni aradı?
Biz bırak bu olağanüstü durumlarda bir belediye başkanını aramayı belediye başkanının telefonuna dahi bakmıyoruz.
Tek soru dahi soramayan yalaka basını yanına alıp Beydağı’nın yüksekliğini 3 santim indirdik deseniz de bir itiraz gelmez!
Ama siz bendenizi aramadınız mı?
Hem de iki kere!
Cevap vermediğimi biliyorsunuz!
Ben sizin telefonunuza dahi cevap vermiyorum bu süreçte, neyin hortumu Başkanım!
Atıp-tutmayla, tehditvari konuşmayla bu işler çözülmez!
Tayyip Erdoğan sayesinde koltuğa oturanlar haddini bilmeli ve bu milleti aptal yerine koymamalı!
İnsanlıktan nasibini almamış zevat, görevini yapsın!
Kimseye eyvallahımız olmadığı gibi atılan iftiraların hesabını da sormayı da biliriz!
Son yazımda “Depremden sonra çamurlu suya zam yapan zihniyet” başlıklı bir yazı yazdım.
Her yazımda olduğu gibi şekeri yükselen Gürkan hazretlerinin liyakatsiz ekibi bana ulaşmaya çalıştı.
Hiçbirine cevap vermedim.
Sonra akşam saatlerinde Malatya “Çamurlu” Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (MASKİ) sosyal medyadan sözde bir yalanlama metni paylaştı.
Paylaşılan metin aslında “yalanlama” değil, bilgilendirme bana göre.
“06.02.2023 tarihinden itibaren Malatya il sınırlarımız içinde hiçbir hemşerimize su borcu tahakkuku yapılmamış olup, her hangi bir zamlı su tarifesi uygulanmamıştır. Büyükşehir Belediyesi Meclisimizin kararları doğrultusunda deprem sonrası su tarifeleri belirlenecek olup, tüm hemşerilerimiz ile birlikte eski berrak suyumuza erişinceye kadar su tahakkuku yapılmayacaktır. Deprem sonrasında oluşan tüketimler ücretlendirilmeyecektir”
MASKİ’nin sözde “yalanlaması” bu.
Peki ben o yazımda ne demiştim?
O paylaştığım tabloları, parametreleri ve metreküp birim fiyatlarını Elazığ Belediyesi’nden mi edindim?
Ben diyorum ki siz muntazam bir şekilde metreküp fiyatını depremden önce olduğu gibi depremden sonra da artırıyorsunuz.
Hatta bu tabloları direkt MASKİ personeli düzenleyip yine MASKİ’nin abone birimine resmi olarak göndermiş.
Siz de “su borcu tahakkuku yapılmamıştır” diyorsunuz.
Malatya’da herkes biliyor ki sayaçlar aynı doğalgaz ve elektrikte olduğu gibi okunmuyor.
Ben diyorum ki bu sayaçlar mayıs veya haziran ayından sonra okunmaya başlayınca, 15 ton kotalı bir sistemde çoğu ev 15 tonu geçecektir ve yüklü fatura gelecektir, diyorum.
El altından muntazam bir şekilde zam yapıyorsunuz ve bizler bunu dile getirmeseydik ne olacağını Malatyalılar iyi biliyor.
Yaptığınız bilgilendirme çok eksik, bi kere bunu düzeltelim.
“Deprem sonrasında oluşan tüketimler ücretlendirilmeyecektir” cümlesi hem eksik hem de açıklanmaya muhtaçtır.
Depremden kaç ay sonra?
Mayıs ayı dahil mi?
Haziran ayından sonra mı faturalanacak?
Ne zamana kadar?
Madem açıklama yaptınız bari doğru-düzgün bir metin paylaşın istiyorum.
Birincisi, yazımda bahsettiğim 15 ton kademesi tekrar 30 tona yükseltilecek mi?
İkincisi, bu fahiş metreküp zamlı tarife ne olacak?
Üçüncüsü, ticarethane ayrımından vazgeçecek misiniz?
Depremde ağır hasar alan esnaflar için bir metreküp düzenlemesi yapacak mısınız?
Dördüncü konu ise daha vahim.
Pazartesinden beri yeni abonelere zamlı 1.100 lira depozito alıyorsunuz.
Bugün AKSA Elektrik dahi yeni abonelere depozito ücreti almıyorken milletin vergileriyle ayakta duran bir belediyenin “depozito ücretini” üstelik zamlı alması bu millete ihanet değil mi?
Yazıma yalanlama yapın, eyvallah!
Hiçbir zaman bağcıyı dövmek üzerine bir yaklaşımım olmadı. Her zaman üzüm yemek üzerine bir tarzım oldu hatta bu paylaştığınız sözde “yalanlamadan” sonra şahsıma birçok kişi “Allah razı olsun, sayende bedava su içeceğiz” diye mesajlar dahi attı.
Ama Yeşilyurt Belediyesi’nden dahi bütçesi yüksek olan bir kurum olan MASKİ’nin doğru ve düzgün bir açıklama yapmasını beklerim.
Bana dava açın, sorun değil ama Malatyalılara bu saatten sonra şartları belli olan bir açıklama yapın.
Öncelikle Malatya’nın 20 yılına mal olan ve genelde emme basma tulumba gibi sadece el kaldırmayı Meclis Üyeliği zanneden ve şu anki yıkım tablosundan da sorumlu üyelerinizi bi toplayın.
Hangi aya kadar su tahakkuku yapılmayacağını belli edin.
Sonra son bir yılda muntazam bir şekilde her ay zam yaptığınız metreküp fiyatını en azından makul bir fiyata indirin. Sizin hazırladığınız tablolara göre 15 tona kadar bugün vergiler dahil 12 lira 24 kuruş metreküp fiyatı. 15 tondan sonraki kullanımlar için ise 17 lira 61 kuruş.
Bu rakamlar skandal rakamlar. Bir ton su fiyatı 15 tona kadar 12 lira olur mu?
Öncelikle vergiler dahil bu fiyat düşürülmelidir.
Sonra çok liyakatli Büyükşehir Belediyesi Meclis üyeleriniz kademe olayını kaldırsın.
En azından bir yıl 15 ton kademe 30 tana yükseltilsin.
Daha sonra ekonominin kalbi diyeceğimiz esnafımızın mesken kullanımlarından çok yüksek metreküp fiyatı değiştirilsin.
MASKİ’nin hazırladığı tablolara göre bugün bir ticarethanenin kullandığı bir metreküp su fiyatı vergiler dahil 32 lira 23 kuruş.
Depremden önce dahi kabul edilebilir bir fiyat değilken depremden sonra bu fiyatın acilen düşürülmesi lazım.
Esnafa bir ton suyu vergiler dahil 32 liraya satan bir belediye olabilir mi?
En azından mesken fiyatına çekilmesi lazım.
Başkan Gürkan yönetimi olmasa 1 yıl hiç su ücreti almayın derdim ama elimizdeki yönetim bu maalesef!
Teklifimiz dahi daha yapılabilir rakamlar.
Yazıyı uzatmamak adına ve tekrara girmemek adına Başkan Gürkan hazretlerinin basın açıklamasında bi sürü çelişkili ifadesinin sadece birini düzeltip yazıyı bitirmek istiyorum.
Habertürk’e çıktığı o skandal programda da demişti.
“Benim yaptığım binalar sapa sağlam” demişti.
Basın açıklamasında da bu tür bir cümle kurdu.
Basın toplantısının yapıldığı bina ve koordinasyon merkezi olan İtfaiye Daire Başkanlığı binasını Gürkan değil Ahmet Çakır döneminde yapılmaya başlanmıştı ve Hacı Uğur Polat döneminde de bitirilmişti.
Gürkan sadece açılışını yapmıştı.
Lütfen Malatyalıların huzurunda bu bilgiyi çarpıtan Gürkan’ın çok liyakatli ekibi Başkan konuşurken önüne bu verdiğim gerçek bilgiyi not olarak koysun.
Kamuoyuna saygıyla ve özlemle duyurulur!
MASKİ'NİN AÇIKLAMASI
Okuz | 11 Nisan 2023 17:32
Ünlü bir filozof demişki : Sen zamanla sabırla uğraşıdur sanada sıra gelecek sen rahat ol sabretmeye devam et.