Malatya’da “Keşke hiç basın olmasa” diyen çok yöneticimiz vardır.
Şaka değil, gönülden inanıyorum.
Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan çok kıymetli Malatya basını ile bugün kahvaltıda bir araya gelmiş.
Bizi “basından” saymadığı için davet etmemişler.
Canları sağ olsun, sabahları pek kahvaltı yapamıyorum. O kadar çeşit kahvaltıyı sevmiyorum, iyi ki çağırmamışlar!
Bizi “basından” saymayan Malatya Büyükşehir Belediyesi’ne inat biraz “gazetecilik” yapayım, dedim.
Kahvaltıda yoktum ama ne konuşulduğunu öğrendim.
Muhtemelen katılanlar yazmayacaktır ama ben yazayım!
Başkan Gürkan, sohbet ortamında konuşmak istemiş. Sorunlarınız nelerdir, tarzı konuşalım demiş kıymetli basınımıza.
Allah var, üç-beş arkadaşımız soru sorabilmiş!
Fakat Başkan Gürkan şu cümleleri kurmuş:
“Basınımız yerli-yersiz haberler yapıyor. Benim akrabalarımın belediye aldırttığıma dair yalan haberler yapılıyor. Benim çok fazla akrabam yok. Halamın torununu işe aldık.”
Kelime kelime aynı olmayabilir ama bu tarzda bi konuşma yapmış çok kıymetli basıncılarımız önünde.
Bu cümleyi arkadaşlar anlatınca “Keşke hiç basın olmasa” dedim!
Tüm gazeteler ve televizyonlar ve internet siteleri kapansın ve sadece belediyelerin internet sitesi ve gazetesi olsun. Bir de web tv kursunlar. Hepimiz de belediyelerden öğrenelim Malatya’da ne olup bittiğini.
Bence iyi fikir!
En azından “yerli-yersiz” haberler çıkmaz!
Başkan Gürkan’ın bahsettiği “yerli-yersiz” haberi maalesef(!) biz yaptık.
Halasının oğlu veya halasının torunu akrabadan sayılmıyormuş!
Gerçekten çok üzüldüm “yerli-yersiz” haber yaptığım için!
Malatya’da gazetecilik “vasatlık” düzeyinde gittiği için kimse de “yerli-yersiz” habercilik tanımını sormamış!
Düşündüm “yerli-yersiz habercilik” ne demek diye?
Sonunda şu kanaate vardım:
“Haber yapmadan önce Büyükşehir Belediyesi’ne danışılan haberlere” yerli-yerinde haber kategorisi denilirken…
“Haber yapmadan önce Büyükşehir Belediyesi’ne danışılmayan haberlere” ise yerli-yersiz haber kategorisi deniyormuş!
Benim çıkardığım anlam bu!
O yüzden diyorum, kapatalım şu basını, herkes kurtulsun!
Cemiyet başkanları konuşmaz, gazeteciler konuşmaz, patronlar konuşmaz biz ne oluyoruz ki konuşuyoruz!
Yazıklar olsun bize!
Bize yazıklar olsun da biz yine “yerli-yersiz” haber kategorisindeki haberleri yapmaya çalışacağız.
Allah affetsin bizi!
(Bu arada bugün kahvaltıda soru soran gazeteciler de vardı patron da vardı. Ama bi elin parmağını geçmemiş, bilginize…)